Türkisch - Englisch
Türkisch - Englisch
Deutsch - Englisch
Französisch - Englisch
Spanisch - Englisch
Englisch Synonyme
Türkisch - Englisch Sätze
Synonyme
Sätze
Werkzeuge
Quellen
Über uns
Kontakt
Einloggen / Registrieren
Licht Ausschalten
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Synonyme
Werkzeuge
Quellen
Über uns
Kontakt
Einloggen / Registrieren
EN-TR
Türkisch - Englisch
Deutsch - Englisch
Spanisch - Englisch
Französisch - Englisch
Englisch Synonyme
Türkisch - Englisch Sätze
Türkisch - Englisch
Verlauf
(bir şey) aramak
Bedeutungen von dem Begriff
"(bir şey) aramak"
im Englisch Türkisch Wörterbuch : 1 Ergebniss(e)
Kategorie
Türkisch
Englisch
Phrasals
1
Phrasals
(bir şey) aramak
forage for (something)
v.
Bedeutungen, die der Begriff
"(bir şey) aramak"
mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 44 Ergebniss(e)
Kategorie
Türkisch
Englisch
General
1
General
kazanç sağlayacak bir şey aramak
fossick
v.
Phrasals
2
Phrasals
birinin (biri veya bir şey hakkında) ağzını aramak/yoklamak
feel someone out (about someone or something)
v.
3
Phrasals
birini bir şey hakkında aramak
call someone about something
v.
4
Phrasals
(bir şey) hakkında aramak
call about (something)
v.
5
Phrasals
(biri/bir şey hakkında) birilerini aramak/birilerine telefon etmek
call around (about someone or something)
v.
6
Phrasals
(biri/bir şey hakkında) farklı kişileri/bir dizi insanı aramak
call around (about someone or something)
v.
7
Phrasals
biri/bir şey aramak
call someone or something in
v.
8
Phrasals
(birini/bir şey) aramak
cast around for (someone or something)
v.
9
Phrasals
birini/bir şey aramak
dig someone or something up
v.
10
Phrasals
el yordamıyla (bir şey) aramak
fish for (something)
v.
11
Phrasals
amaçsızca (bir şey) aramak
grope (around/about) for (something)
v.
12
Phrasals
körü körüne (bir şey) aramak
grope (around/about) for (something)
v.
13
Phrasals
(bir şeyin) içinde/arasında (bir şey) aramak
hunt through (something) (for something)
v.
14
Phrasals
(birini/bir şey) aramak
quest for (someone or something)
v.
15
Phrasals
(bir şey) bulmak için her tarafı aramak
rummage around for (something)
v.
16
Phrasals
(bir şey) bulmak için didik didik aramak
rummage around for (something)
v.
17
Phrasals
(bir şey) bulmak için (bir şeyin) her tarafını aramak
rummage around in (something) for (something)
v.
18
Phrasals
(bir şey) bulmak için (bir şeyi) didik didik aramak
rummage around in (something) for (something)
v.
19
Phrasals
(bir şey) bulmak için (bir şeyin) her tarafını aramak
rummage through (something) (for something)
v.
20
Phrasals
(bir şey) bulmak için (bir şeyi) didik didik aramak
rummage through (something) (for something)
v.
21
Phrasals
çöpte (bir şey) aramak
scavenge (around) for (something)
v.
22
Phrasals
çöpü karıştırıp (bir şey) aramak
scavenge (around) for (something)
v.
23
Phrasals
çöpün altını üstüne getirip (bir şey) aramak
scavenge (around) for (something)
v.
24
Phrasals
(etrafta bir şey) aramak
scavenge (around) for (something)
v.
25
Phrasals
(sağda solda bir şey) aramak
scavenge (around) for (something)
v.
26
Phrasals
(her yanda bir şey) aramak
scavenge (around) for (something)
v.
27
Phrasals
etrafı karıştırıp (bir şey) aramak
scavenge (around) for (something)
v.
28
Phrasals
karman çorman bir yerde (bir şey) aramak
scavenge (around) for (something)
v.
29
Phrasals
(bir şeyi/bir yeri biri/bir şey) için didik didik aramak
scour (something or some place) for (someone or something)
v.
30
Phrasals
(bir şeyi/bir yeri biri/bir şey) için dikkatlice aramak
scour (something or some place) for (someone or something)
v.
31
Phrasals
molozların, kayaların, toprağın altında (bir şey) aramak
scratch around
v.
32
Phrasals
(birini/bir şey) bulmak için her yanı aramak
scrounge around (for someone or something)
v.
33
Phrasals
(birini/bir şey) aramak
search for (someone or something)
v.
34
Phrasals
(bir şey) için müşteri aramak
tout for (something)
v.
Colloquial
35
Colloquial
bir şey yapmanın yollarını aramak
be looking to do something
v.
Idioms
36
Idioms
hiçbir şey görmeden bir şey aramak
grope in the dark
v.
37
Idioms
didik didik (birini/bir şey) aramak
be beating the bushes (for someone or something)
v.
38
Idioms
fellik fellik (birini/bir şey) aramak
be beating the bushes (for someone or something)
v.
39
Idioms
fellik fellik (birini/bir şey) aramak
beat the bushes (for someone or something)
v.
40
Idioms
didik didik (birini/bir şey) aramak
beat the bushes (for someone or something)
v.
41
Idioms
(birini/bir şey) bulmak için uzun uzun aramak
beat the bushes (for someone or something)
v.
42
Idioms
harıl harıl (birini/bir şey) aramak
beat the bushes (for someone or something)
v.
43
Idioms
(genelde bir şey satmak/pazarlamak için) müşteriyi istenmeyen şekilde rahatsız etmek/aramak
cold call
v.
Archaic
44
Archaic
(içinde) bir şey aramak
revolve
v.
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of (bir şey) aramak
×
Term Options
Übersetzung Vorschlagen / Korrigieren
Französisch Englisch Wörterbuch
Spanisch Englisch Wörterbuch
Deutsch Englisch Wörterbuch
Englisch Synonyme Wörterbuch
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy